Takipleşelim:
Naomi Novik‘i yıllardır görür, kendini kanıtlamış ve ödüllü Novik’i okumayı hep aklımın bir köşesine not düşerim. Ancak nedense hep yüksek fantezi türünde olacağını düşür ve kafamın da yepyeni bir dünyaya hazır olmadığını düşünerek ertelerim. Aslında durum hâlâ böyle.
Gelgelelim bu kısa romanı görünce ve bir serinin parçası olmadığı fark edince anlık bir kararla başladım.
Konusu
Celia 12 yaşındayken, kırıldığı bir anda büyü gücünün uyanmasıyla çok sevdiği abisini sevgisiz bir kahraman olmaya mahkum eder. Buna hemen pişman olur ancak abisi gitmiştir ve yapacak bir şey yoktur. İlerleyen zamanlarda Celia bu laneti kaldırmak için neler yapabileceğini düşünür. Tam aklında bir plan belirmiştir ki işler sarpa sarar.
Düşüncelerim
Akıcı olduğu kadar insanı içine çeken bir kısa roman The Summer War; perilerin yaz sarayıyla ilgili bir öyküsü var, hem büyü hem saraylarla dolu. Celia soylu bir kız çocuğu ve yaşından olgun kararlar ve gözlemlerde bulunması beni şaşırtmadı. Ancak merhametli oluşu ve sevmeye bu denli açık oluşu sayesinde sanki sohbet edebileceğim biri kadar gerçekti.
Belki annesine dair özlem duymaması garip gelebilir kimi okurlara ama bilmediğiniz bir şeyi isteyemezsiniz ve bu durum, bu olmayan takıntı benim için onu daha da sağlamlaştırdı.
Büyük abisi ve küçük abisi, saray/krallık hayatı, yaz sarayı ve daha nice olayı bu kadar kısa bir kitaba nasıl sığdırmış hayret doğrusu. Çok keyifli bir okuma oldu benim için.
Melissa Marr tadı aldım, özleyenlere…
The Summer War
Seri: X
